❄️ Köpeklerde Kalça Çıkığı Ameliyatı Fiyatı

Eklemartrozları sonucu ortaya çıkan ağrılı kalça, diz ve omuz eklemlerinin tedavisinde uygulanan artroplasti (eklem protezleri) de sıkça uyguladığı tedavi yöntemlerindendir YASAL UYARI Web sayfamızda bulunan bilgiler, hastalarımızı Ortopedi ve Travmatoloji konularındaki hastalıklar hakkında bilgilendirme amaçlıdır. Kedininkalçasının iki yerinden kırık bulunmaktadır.Sacroiliac ayrılma ve iliumda kırık.Kırık kemik ameliyatı ( osteosentez)yapıldı ve yaklaşık 10. günde yürüme videosu..İsmail Serdar Sayar veteriner hekim/Adana. Yayınlayan Uzman. Vet.Hek.İ.Serdar SAYAR. Adana. Veteriner Hekim. KalçaÇıkıklığı, ortopedi literatüründe Tip 1, Tip 2, Tip 3 ve Tip 4 olarak 4 şekilde sınıflandırılmaktadır. Tip 1 en hafif türken, tip 4 en ağır türdür. Butür ameliyatları bize en yakın aydın, afyon gibi veterinerlik fakültelerindeki kliniklerde yapabiliyorlarmış. Bizim bir tanıdığımızın tanıdığı Aydındaki klinikte yüksek lisans yapıyormuş. O görüştü ve bize Kedi bacağı çıkığı ve kedi kalça kırığının ameliyatının maliyetinin 1.500 Lira olduğunu söyledi. Ortopedive Travmatoloji Bölümü, kas-iskelet sistemindeki doğumsal ve edinsel hastalıkları hastanemizde yer alan tüm bölümlerle dayanışma ve işbirliği içinde inceleyen, teknolojinin geniş olanaklarından yararlanarak teşhis eden, hastalara en uygun medikal ve cerrahi tedaviyi bilimsel düzeyde planlayarak uygulamaktadır. YaşlılardaKalça Kırığı by Op. Dr. Bora Şerifhan Alpaydın 0 Comments Yaşlılarda kalça kırığı, yaşlılıkta kalça çıkığı belirtileri, yaşlılıkta kalça çıkığının belirtileri, yaşlılarda kalça kırığının belirtileri nelerdir? Kalça protezi ameliyatı günümüzde genellikle ileri yaşlardaki hastalara kireçlenme tedavisi yöntemi olarak uygulanmaktadır. alça protezi ameliyatı öncesinde ger 0 (312) 468 70 20 - 0 (312) 468 70 25 İZMİR'de sol kalça çıkığı ile doğan ve henüz 2 günlükken bu tanı konulan Nehir Çelik bebekte çift ara bez uygulamasıyla da düzelme olmayınca 3 aylıkken cerrahi müdahalede bulunuldu. Şimdi 7 aylık olan Nehir'in tedavisi sürerken, ameliyatı yapan Doç. Dr. İbrahim Akel, "Erken tanı Nehir'in en büyük şansı oldu. İlk Kalçadisplazisinin tedavisi kişinin yaşına bağlıdır. Altı aydan küçük bebeklerde eklem topunu yuvada tutan yumuşak bir destek ile birkaç ay sonunda iyileşme olabilir. 6 aydan büyük bebeklerde ise tam vücut alçısı veya cerrahi müdahale gerekebilir. Daha büyük çocuklar ve yetişkinler için ise cerrahi müdahale tek Ortopedive Travmatoloji Bölümümüze kas ve iskelet sisteminde oluşan hastalıkların teşhis ve tedavisi için hastalarımız başvurmaktadır. Eklem ağrıları ve eklem kireçlenmeleri, düşmeye bağlı kırık ve çıkıklar, siyatik, kemik ve diz ağrıları, omuz ağrısı, romatizmalar, kıkırdak yaralanmaları, kalça Dr Aydın ARSLAN 15 Ekim 1978 yılında Zonguldak’ta doğdu. Üniversite öncesi eğitimini Zonguldak’ta tamamladı. Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesi’nden 2002 yılında mezun olduktan sonra Ortopedi ve Travmatoloji uzmanlık ihtisasını 2008 yılında Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tamamladı. Dizarkası kas gevşetme ameliyatı (Hamstring tenotomisi) Hamstring kasları diz arkasında bulunur. Artmış spastisiste nedeniyle gergin olan diz arkası kasları yürüme biyomekaniğini bozar ve çömelerek yürüme, kamburluk ve kalça çıkığına kadar gidebilecek bir dizi soruna yol açar. Çocuk ortopedistinin değerlendirmesi sonucu hamstring tenotomisi diz arkası kaslarına 9xDVZNL. Köpeklerde Kalça Displazisi / Canine Hip Dysplasia Kalça ekleminde gelişen şekil değişimi nedeniyle buradaki doğal uyum kayboluyor. Dengesizleşen yapı, eklem kıkırdağında hasar bırakıyor. Ardından ağrılarla gelen hareket sınırlaması yaşam kalitesine etki etmeye başlıyor. Genetik kökenli ve gelişimsel nitelikli bu hastalık kalça displazisi olarak adlandırılıyor. Gelişimsel nitelik, yavruların genetik olarak hastalığa yatkın olarak doğdukları anlamına geliyor. Doğumdan sonraki ilk 3 ay, yavrunun sağlık durumu, normal ya da normale yakın değerlerde seyrediyor. Yavruların gelişiminin hızlandığı 5 ila 12 aylık dönemdeyse, hastalığın klinik ve radyolojik bulgularının gelişimi gözlemlenebiliyor. Hastanın eklemlerini ağrısız olarak kullanarak yaşantısına devam etmesini sağlamak tedavinin birincil amacını oluşturuyor. Köpeklerde Kalça Displazisine Yatkın Irklar Alman çoban köpekleri, Rottweiler, Golden retriewer, Doberman, Kangal, Kalça displazisi çoğunlukla bu ırklarda gözlemlense de diğer ırklara ait köpeklerde de bu hastalığa rastlanabiliyor. Köpeklerde Kalça Displazisinin Nedenleri Tedavi üzerine en yoğun çalışılan hastalıklarından birisi olan kalça displazisinin genetik kökeni, hastalığın tedavisini ve kontrolünü zorlaştırıyor. Gelişmiş ülkelerde displazik dişi ve erkek köpeklerin çiftleştirilmemesi konusunda üreticiler ve köpek yavrusu almaya niyetli kişiler çok dikkatli davranıyor. Buna ek olarak hastaşığı taşımayan ebeveynlerden karmaşık genetik geçişler nedeniyle displazik yavrular dünyaya gelebiliyor. Hastalığın gelişiminde etkili olabilecek egzersiz, beslenme, hormonal etkiler gibi çevresel etkilerin göz ardı edilmemesi gerekiyor. 5 ila 9. aylarda yüksek enerji ve yüksek kalsiyum içeren diyetler ve düşük kalitede mamalar hastalığın oluşumunu tetikleyebiliyor. Köpeklerde Kalça Displazisinin Belirtileri Kalça displazisi yaşayan köpeklerde 5 aydan önce çoğunlukla hastalığa dair belirtiler gözlemlenemiyor. Ayrıca hastaların hepsinde topallık gerçekleşmiyor. Sırtüstü yatmaktan kaçınan hasta, verilen komutları uygulayamazken, hareket güçlüğü çekebiliyor. Asimetrisi bozulan kalçada, kas küçülerek, zayıflamaya başlıyor. Özellikle arka ayaklarda dengesiz sallantılı bir yürüyüş ve koordinasyon bozukluğu oluşuyor. Yürürken birbirine dolanan bacaklar, kalça ve ayak eklemlerinin hareketlerinde kısıtlılık yine gözlemlenen belirtiler arasında yer alıyor. Hareketsizliğe bağlı olarak kalça bölgesinde kireçlenme gelişebiliyor. Çok çabuk yorulan hayvan, yatmak için hep aynı yönü seçebiliyor. Kalça displazisinin klinik görünümü ve dereceleri her hastaya göre değişebiliyor. Köpeklerde Kalça Displazisinin Tedavisi Kalça eklemindeki şekil değişmesi ile tanımlanan bir hastalık olan kalça displazisi ilaç ile tedavi edilemiyor. Glikozaminoglikanlar gibi bazı beslenme takviyeleri kemiklerin birleşim yerlerindeki kıkırdaklarda oluşan hasarı yavaşlatabiliyor. Bu sayede hayvanın daha rahat hareket etmesi mümkün olabiliyor. Ne var ki bu müdahale, hastanın yaşam kalitesini nispeten iyileştirmek dışında tedaviye yönelik herhangi bir katkı sağlamıyor. Hastalığın erken teşhisi, her zaman olduğu gibi tedavi olasılığını ve seçeneklerini arttırıyor. Risk grubundaki ırklara ait yavruların 4 ila 12. aylarında radyografi görüntüleri alınarak bir uzman ortopedist tarafından değerlendirilmesi ve cerrahi müdahalenin gereken zamanda yapılabilmesine olanak sağlıyor. Hastalığın hangi aşamada olduğuna ve kemiklerin birleşim yerindeki hasarın durumuna göre üç farklı cerrahi yöntemle tedavi gerçekleştirilebiliyor. Üsküdar Veteriner Kliniği VetArt her zaman sevimli dostlarımızın yanında… Kontrollerinizi düzenli yaptırmalı ve onun sağlığından emin olmalısınız. VetArt Veteriner Kliniği Fıstıkağacı Üsküdar, Acıbadem, Koşuyolu bölgelerinde, Kadıköy veteriner kliniği ve Ataşehir veteriner kliniği olarak ta hizmet vermektedir. Köpekleri çeşitli hastalıklardan korumak için aşıların önemi yadsınamayacak boyuttadır. Aşıların hepsi farklı teknik ve bileşimden oluştuğu için aşılama takviminin düzenli bir şekilde oluşturulması gerekir. Aksi taktirde aşılar yarardan çok zarar verebilir. Aşılar, hastalıklara yol açan etkenlerin hastalık yapamayacak şekilde zayıflatılması ya da bağışıklık oluşturabilecek proteinli yapıların ayrılması şeklinde oluşturulur ve antijen duen bileşim içerirler. Antijenler köpeklerin vücuduna çeşitli yollarla verilebilir. Bu şekilde mücadele etmesi sağlanır. Periyodik olarak antijen verilerek köpekler mikroplara karşı silahlandırılmış olur. Köpeklerde aşılama uygulamalarına başlanmadan önce mutlaka parazit tedavisi yapılmış olmalıdır. Zorunlu Olan, Mutlaka Yapılması Gereken Aşılar Dünya üzerindeki tüm aşılar, Cor yani yapılması zorunlu ve zorunlu olmayan aşılar şeklinde ikiye ayrılır. Cor aşılar içerisinde köpek karma aşısı yer alır. Kuduz hastalığının olduğu yerlerde kuduz aşısı da Cor aşı grubuna dahil edilmelidir. Kuduz riski olması durumunda kuduz ve karma aşıları yapılması zorunludur. Yavru köpekler için yapılması gereken 4 temel aşı bulunur. Bunlar; karma Adeno, HCC, Parvo, Distamper, Leptospira, Parainfluenza, Corona Corona viral Enterit, Bordotella Bordotella bronchiseptica ve Kuduz Rabies aşısıdır. Bu aşıların yanı sıra iç ve dış parazit uygulaması üç ayda bir tekrarlanmalıdır. Ancak parazit döngüsünün yoğun olduğu bölgelerde bu tekrar süreci daha kısa tutulabilir. Yavru köpekler için ilk 1 yıl oldukça kritik bir süreçtir. Bu süreç içerisinde aşı takibinin sıkı bir şekilde yapılması ve aksatılmaması gerekir. Yavru köpeklerin ilk 1 yıl içindeki haftalık aşıları; 6. Hafta Puppy DP gerekli görülen durumlarda 7. Hafta İç ve Dış Parazit Uygulamaları 8. Hafta 1. Karma Aşı 9. Hafta Bronşin-KC aşısı ile iç parazit uygulamasının tekrarı 10. Hafta 1. Corona virüs Aşısı 11. Hafta 2. Karma Aşı 12. Hafta 1. Lyme Aşısı 13. Hafta Kuduz Aşısı 14. Hafta 2. Corona virüs Aşısı 15. Hafta 2. Lyme Aşısı Yetişkin Köpeklerin Aşı Düzeni Normal şartlarda yapılan kuralına uygun olan aşılar, köpeklerde en az üç yıl hatta bazen ömürlük bir koruma sağlayabilir. Kuduz, karma, Corona, Bronchine, Lyme aşıları genel olarak bir yıllık koruma sağlar. Takip edilerek yıllık olarak tekrarlanması gerekir. Yılda bir tekrarlanacak olan bu aşıların sizin onayınızla gerçekleştirildiğini ve sorumluluğunuz dahilinde olduğunu bilmeniz gerekir. Cor aşı grubuna giren kuduz aşısı ülkemizde her yıl tekrarlanması gereken bir aşıdır. Bazı ülkelerde bu aşının 3 yılda bir tekrarlanması uygun görülür. 4 aydan büyük köpekler için karma aşı, 26. ve 52. haftada yapılması 3 yıl boyunca koruma sağlar. Köpeklerde iç parazit uygulaması her 3 ayda bir şeklinde uygulanır. Köpek 10 kilo altında ise iç parazit aşısı, 10 kilo üzerinde ise her 10 kilo için 1 tane şeklinde tablet uygulaması yapılabilir. Dış parazit koruması için, kışın iki ayda bir yazın ise ayda bir şeklinde uygulama yapılmalıdır. Rabies kuduz aşısı İlk aşılama 12 hafta ya da daha büyük olan köpeklere uygulanır. Kuduz aşısı tekrarının kanunen yılda 1 kez yapılması zorunludur. Adenovirus-2 Solunum sistemindeki bulaşıcı hastalıkları önlemek için uygulanır. Tüm köpekler için yapılması önerilir. Distemper Gençlik hastalığının engellenebilmesi için yapılmaktadır. Parvovirus Kanlı ishal benzeri viral hastalıkların önlenebilmesi için kullanılmaktadır. Parainfluenza Üst solunum yolları enfeksiyonlarının oluşumunu engelleyen bir aşıdır. Yavru köpekler 6-7 haftalık oldukları zaman uygulamaya başlanır. Leptospirozis İlk aşılama, 2 ve 4 hafta aralıklı şekilde iki doz olarak, devamında da yıllık olarak uygulanması önerilir. Tetanos 3 aylık ve üstü köpeklere yılda 1 kez uygulanır. Coronavirus Genellikle çift doz uygulamalarının yeterli olduğu bilinmektedir. Yetişkin köpekler için yılda bir kez tek doz şeklinde uygulanır. Borrelia burgdorferi Lyme Hastalığı Hastalığın ortaya çıktığı bölgelerde uygulama yapılmalıdır. Başlangıç için çift tekrar gerekli görülürse arttırılabilir ve yaşam boyunca altı ayda bir tekrarlanmalıdır. Mantar Aşısı 3 Aylık olan köpeklere uygulanabilir. Sıcak ve nemli ortamlarda yaşayan köpekler için oldukça önemlidir. 14 gün arayla iki doz şeklinde uygulanır. Aşısız Köpek Köpeklerin uzun ve sağlıklı bir hayat sürebilmeleri için aşılar oldukça önemlidir. Aşıları yapılmamış olan bir köpek, viral enfeksiyonlara ve hastalıklara açık anlamına gelir. Yavru köpekler için en iyi koruyucu tabi ki anne sütü. Anne sütü ile alınan antikorların zaman içerisinde seviyelerinde düşüş yaşanır. Yavru köpeklerin aşılanması için belirtilen süreç de tam olarak bu zaman denk gelir. İlk aşılama 45 gün ile 2 ay arasında bir sürede gerçekleştirilmelidir. Viral enfeksiyonların bulaşması özellikle yavru köpekler için hemen hemen her zaman ölümle sonuçlanır. Aşısız köpeklerde enfeksiyon oluşması sonrasında uygulanabilecek bir tedavi yok. Vücudun kendi kendine bu enfeksiyonu atmasını beklemekten başka yol kalmıyor. Bu hastalık süreci de hem maddi hem manevi olarak oldukça zorlu geçecektir. Hastalandıktan sonra tedavi ettirmek yerine hastalıkları önlemek için aşıların tam yapılması çok daha iyi bir çözüm yolu. Köpeğinizin aşıları tam değilse yapmanız gereken mutlaka, tasmasız dolaştırmamak, diğer köpeklerle temas kurmasını engellemek ve köpek dışkısına yaklaştırmamak olmalıdır. Aşılamanın Gerekli Olduğu Hastalıklar Distemper Gençlik Hastalığı Köpeklerin solunum, mide ve sinir sistemlerini etkileyen virüsün yol açtığı bulaşıcı ve ciddi bir hastalıktır. Köpekler, bu virüsü taşıyan başka bir köpekten hava yolu ile enfekte olabilirler. Ayrıca kullanılan su ve mama kapları gibi diğer ekipmanlar ile de virüs bulaşabilir. Gençlik hastalığının başlangıç aşamasındaki en belirgin özelliği yüksek ateştir. Bununla beraber gözlerde kızarıklık ve burunda akıntı da meydana gelebilir. İlerleyen dönemlerde iştahsızlık, uyuşukluk, öksürük, burun akıntısı ve kusma durumları gelişir. Virüsün sinir sistemine saldırısı ile köpeklerde dönme davranışı, salya artışı, kas titretme, çene çiğneme, kısmı felç gibi durumlar gelişebilir. Gençlik hastalığının ne yazık ki hiçbir çözümü bulunmamaktadır. Bu nedenle hastalığın yavaşlatılması ve belirtilerinin azaltılması üzerine durulmaktadır. Gençlik hastalığından korunmak alınabilecek en iyi önlem rutin aşılardır. Özellikle yavru köpekler hastalığa açık oldukları için daha dikkatli olunması gerekir. Corona Virüs Enfeksiyonu Virüs genellikle genç köpeklerde oldukça bulaşıcıdır. Bu virüs genellikle enfekte dışkının teması ile bulaşır. Kusma, iştahsızlık, ateş, ishal gibi belirtileri bulunur. Corona virüs tedavisinde amaç belirtileri hafifletmektir. Vücudun virüs ile savaşması beklenir. Tedavi amacı ile yapılabilecek bazı uygulamalar; • Sıvı alımını desteklemek • İştah açıcı takviyeler • Antiviral ilaç kullanımı ile virüsün çoğalmasını engellemek • Başka bir enfeksiyonun oluşumunu engellemek için antibiyotik kullanımı • Sindirim sistemi ve mideyi korumak için ilaç kullanımı Corona virüs enfeksiyonu ölümcül olmasa bile köpekler için gündelik yaşantının aksamasına neden olacak rahatsızlıkları ortaya çıkarır. Bu nedenle köpeklere yavruluk dönemlerinde aşılarının düzenli bir şekilde yaptırılması gerekir. Parvo Virüs Kanlı İshal Virüs yolu ile bulaşan ve tüm köpek ırklarını etkileyen ölümcül bir hastalıktır. Virüs, köpeğin bağırsak mukozasını etkile ve beyaz kan hücrelerine doğrudan saldırır. Kanlı ishal kaynaklı ölüm nedenlerinden bazıları ise kan zehirlenmesinin neden olduğu ani ölümler, felç, ishal, aşırı kusma ve sıvı kaybıdır. Kanlı ishalin belirtileri başka hastalıklarla benzer olduğu için ilk aşamada fark edilmesi zordur. En baş belirtileri; ishal, dışkının kanlı olması, halsizlik, iştahsızlık ve kusmadır. Herpes Virüs Enfeksiyonu Genellikle 4 haftalıktan küçük olan yavrularda görülür, sistemik ve ölümcül bir hastalığa neden olur. Tüm dünyada yaygın olan bu virüsün bulaşması salya, vajinal sekret ve plasenta yoluyla gerçekleşir. Sindirim, solunum ve genital kanal mukozalarından virüs girer. Başta damarlar olmak üzere birçok iç organda çoğalabilir. İştahsızlık, ağrı, solunum güçlüğü ve ishal en belirgin belirtileridir. Sinir sistemini etkilemesi durumunda 6-9 gün gibi bir süreçte koma ve ölüm gerçekleşir. Oluşan kayıpların önlenmesi için infrared ışınları ile köpeğin vücut ısısının arttırılması yararlı olabilmektedir. Köpekleri Herpes virüs enfeksiyonlarından korumak için 2003 yılından beri Avrupa’da subünite aşısı kullanılmak. Bu aşı gebe hayvanlara uygulamak için özel olarak geliştirilmiştir. Gebe köpeklere 2 defa uygulandığında oluşan maternal antikorların yavru köpekleri ilk haftalarda koruduğu tespit edilmiştir. Kuduz Hastalığı Sıcak kanlı bütün hayvanlarda görülen ve ölümle sonuçlanan viral bir enfeksiyondur. Kuduz olan köpeklerde; huzursuzluk, bilinç kaybı, saldırganlık seviyesinde artış, yutkunma güçlüğü, salya artışı gibi belirtiler görülür. Hepatitis Contogiosa Canis Karaciğer Hastalığı Özellikle yavru köpeklerin daha hassas olduğu viral bir hastalıktır. Köpek virüse maruz kaldıktan 4-7 gün bigi bir sürede belirtileri göstermeye başlar. Bazı köpeklerde ciddi belirtiler görülmeden hafifi halsizlik ve iştahsızlıkla atlatılabileceği gibi bazı köpeklerde de hiçbir belirti olmadan ani ölümler görülebilir. Virüse maruz kalan bir köpekte, ateş, halsizlik, gözyaşı akıntısı, karın ağrısı, burun akıntısı, yumuşak ya da kanlı dışkı, gözde mavileşme-grileşme, genellikle kulak, diş eti ve karın bölgelerinde kanlanma kan oturması gibi belirtiler dikkat çekmektedir. Kanlanma yani kan oturması durumları bazı köpeklerde şiddetli bir hal alabilir ve özellikle karaciğer kanamasından ölümler gerçekleşebilir. Bu hastalık idrar, dışkı ve solunum yolu ile bulaşma gösterir. Bulaşma şekli göz önüne alındığında diğer köpeklerle ilişkisinin kesilmesi gerekir. Hafif seyreden durumlarda vitamin ve antibiyotiklerle tedavi mümkündür. Kennel Cough Köpek Boğmacası Gençlik hastalığı ile birlikte oluştuğu düşünülen bu hastalık, köpeklerin en yaygın solunum yolu sorunlarından biridir. Solunum yolu, vücut akıntıları ya da direk temas ile bulaşması mümkündür. Bu hastalığın belirtileri 3-4 içerisinde ortaya çıkabilir ve 15 gün boyunca görülebilir. Genellikle hastalık aktif, uyanık ve ateşsiz bir şekilde seyreder. Yavru köpeklerde bu hastalık daha ciddi ve komplikasyonlu bir şekilde oluşur. Hastalıktan korumanın en önemli adımı aşılamadır. İki tip aşı bulunur. İntranazal aşılar, koruyucu bağışıklık oluşturur ve 3 haftalık yavrulara uygulanabilir. Aktif bağışıklık için ise kombine aşılar uygulanmaktadır. 2022 Köpek Aşı Fiyatları Köpek dostlarımızı rutin kontroller ya da gerekli durumlarda veterinere götürmemiz gerektiğinde akla gelen sorulardan biri de aşı fiyatlarıdır. Veterinerlerde uygulanan fiyatlar her yıl bulunulan illerdeki Veteriner Hekimler Odası tarafından belirlenir. Belirlenen bu fiyatlar, uygulanması gereken taban fiyatlardır. Bu da her hayvan hastanesi ya da veterinerde fiyatların değişkenlik göstermesine neden olabilir. İstanbul Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü’nün belirlemiş olduğu aşılamalar ve antiparaziter uygulama taban fiyatları; • Rabıes Kuduz + Mikroçip 77 TL • Dhppi + L + Dhpl + Dp Köpek Karma Aşıları 87 TL • Corona Virüs 77 TL • Bortadella Bronchıseptıca Bacterin Kennel Cough 87 TL • Borelıa Burgdorferı Lyme Hastalığı 87 TL • Bağışıklık Sistemi Aktivitörleri Uygulama 77 TL • Oral Yolla Cestod Mücadelesi Tablet Başına, İçirme Dahil 30 TL • Oral Yolla Nematod Mücadelesi 20 TL • Prazıquantel İçeren Enjektabl Preparatlar 10 Kiloya Kadar 58 TL • Prazıquantel İçeren Enjektabl Preparatlar 10 Kiloyu Aşan Her 5 Kg İçin Ek Olarak 20 TL • Sprey ya da Dökme İlaç ile Dış Paraziter İlaçlama 58 TL • Dış Paraziter Damla İlaç Uygulaması İlaç Ücreti Hariç 45 TL İstanbul Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü, ayrıca sokak hayvanlarını getirenlerden ücret alınmayacağını da belirtilmiştir. Belediyenin Karşıladığı Aşı Hizmetleri Neyi Kapsıyor? İl ve ilçe belediyeleri sahipli ya da sahipsiz tüm hayvanlar için birtakım önlemler almak zorundadır. Özellikle yapılması gereken temel aşılar gecikirse zorlu hastalıklar hatta ölümler dahi görülebilir. Bu yazımızda ilçe belediyelerinin 2022 aşı hizmetleri hakkında bilgi vereceğiz. Küçükçekmece Veteriner Hizmetleri kapsamında, ilçe sınırları içerisinde yaralı ya da şikâyet edilmiş durumda olan hayvanlar ekipler tarafından alınarak sokak hayvanları rehabilitasyon merkezine götürülüyor. İlk muayenenin ardından iç ve dış parazitleri tamamlanarak kısırlaştırma uygulanıyor ve en son kuduz aşısı yapılarak alındığı yere bırakılıyor ya da sahiplendiriliyor. Beyoğlu Belediyesi’nde ise tarım bakanlığı tarafından sadece bir aşı gönderildiği için kuduz aşısı yapabiliyorlar. Başka aşı yapılmıyor ve bu aşı da ücretsiz bir şekilde uygulanıyor. Bakırköy Belediyesi Veteriner Hizmetleri, sadece ilçe sınırları içerisinde ve sahipsiz hayvanlara bakıyor. Kesinlikle bireyler tarafından götürülen hayvanlara bakım gerçekleştirilmiyor. Halk masasından önce kayıt oluşturuluyor ve ardından kendi ekiplerini göndererek nakil gerçekleştiriyorlar. Avcılar Belediyesi genellikle 15 Mayıs ve 15 Temmuz tarihleri arasında iki ay süren bir kampanya dahilinde bütün hayvanlara ücretsiz şekilde kuduz aşısı yapıyor. Bu kampanyanın haricinde sahipli hayvanlara kesinlikle bakılmıyor. Ekipler tarafından kısırlaştırma için alınan hayvanlar uygulama sonrasında kuduz aşıları yapılarak alındıkları yere bırakılıyor. Bayrampaşa Belediyesi Veteriner Hizmetlerinde ise aşı ücretleri ödenerek hizmet verilmektedir. Bu aşılar; • Kuduz Aşısı= 30 TL • İç Parazit= 25 10 kilo üstü köpekler için kilo başına 1,5 TL ek masraf alınıyor. • Karma Aşı= 65 TL Köpeklerde Aşı Sonrası Sağlık Problemleri Köpekler için koruyucu aşıların yapılması ne kadar önemli ise aşı sonrasında oluşabilecek durumların bilinmesi de o kadar önemlidir. Aşı yapıldıktan hemen sonra köpeğiniz artık bakterilere karşı korunuyor gibi bir durum söz konusu değil. Yani aşı hemen etki etmez. Aşıların vücutta en iyi şekilde etki gösterebilmesi bir hafta ile on gün arasında değişebilir. Bu nedenle de aşı yapıldıktan sonra bu süre zarfı içerisinde alı yapılmamış gibi bir koruma sağlamanız oldukça önemlidir. Köpeklere yapılan aşıların beklenen etkileri gösterebilmesi için yapılmaması gereken bazı durumlarda var. Aşı yapıldıktan sonra iki gün boyunca köpeğinizi banyo yaptırmamalısınız. Aksi halde aşının etkisi azalacaktır. Banyonun yanı sıra köpeğinizi ıslatmamaya da özen göstermeli hatta kendini ıslatmamasına da dikkat etmelisiniz. Köpekler yavru ya da yetişkin fark etmez için aşı sonrası ateş oluşması normal bir süreçtir. Ortaya çıkana bu hafif ateş aşının doğal bir yan etkisidir. Ateşin şiddetlenmesi köpek için geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilir. Bu durumda derhal veteriner hekiminizle görüşmelisiniz. Aşının geçici yan etkilerinden biri de halsizlik ve iştahsızlıktır. Aşı sonrasında köpeğiniz yemek yemiyor olabilir bu durum sizi korkutmamalı. Fakat uzun süren bir durum oluşması halinde tabii veteriner hekiminize danışmanız doğru olacaktır. Aşı sonrasında oluşabilecek en ciddi belirti, köpeğinizin aşıya karşı duyarlı olmasıdır. Aşı ile birlikte köpeğinizin vücuduna girecek olan yabancı maddelerin kabul edilmemesi ve vücut tarafından atılmak istenmesi ile ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Aşı vurulduktan ilk 15 dakika ile 2 saat arasında yüz ve gözlerde şişliklerin ortaya çıkması ciddi reaksiyonların habercisi olabilir. Bu gibi durumlarda yapmanız gereken, mutlaka veteriner hekiminize başvurmaktır. Art 29 30 KG Civarı iri kemikli 11 aylık erkek bir golden Her şey Öncelikle artın yürüyüşünde bir gariplik fark etmemle başladı ilk zaman bir sorun vardı ama çok dikkatli bakılırsa aksama olduğu ancak fark edilebilirdi diğer bir belirtisi ise çabuk yorulma idi 1 hafta bu şekilde gözlem yaptıktan sonra giderek arttığını fark ettim sol arka ayağını askıya alıyordu hemen vete götürdüm ve röntgen çektirdim ve bana 1. seviye displazi olduğunu söyledi ağrı kesici iğne yaptı ve günde 1 kez 2 tablet glucosamine tedavisine başlamamı söyledi 3 günde ağrıyı almak için iğneye devam edelim ve süreci takip edelim dedi. öncelikle sorum haplar bu hastalıkta tedavi sürecinde ne kadar işe yarar ayağını askıya alması bana durumun ciddi olduğunu gösterdi açıkçası biraz korktum fakat atlama zıplama gibi eylemleri devam ediyor yerinden kalkmada sorun yok bir acısı varmış gibi de durmuyor elle ileri geri vs oynattığımda tepki vermiyor. hastalığın ilerleme süreci nedir tek çözüm ameliyat mıdır doktor bana diger bacağında bu hastalığa meyilli olduğunu söyledi birde operasyonun fiyatı ne kadardır acaba doktor 1500 tl gibi bir fiyat söyledi bu konuda bilgisi olan arkadaşlar yardım edebilirmi acaba ? 2 Şubat 2022 Yavru köpeklerde kuduz aşısı ne zaman sorusu, köpeği olan kişiler tarafından merak edilir. Tüm evcil hayvanların 4-6 aylıkken ve tekrar 1 yıl içinde kuduz aşısı olması önerilir. Semptomların gelişmesi durumunda kuduz ölümcül olabilir. Kuduz Nasıl Bulaşır? Kuduz; Lyssavirüs türündeki virüsler sebebiyle olur. Küçük baş hayvanlardan büyükbaş hayvanlara kadar, hemen tüm hayvanlar, kuduzdan etkilenir. En yaygın bulaşma şekli, ısırılmayla gerçekleşir. Evcil hayvanlarda 3 ila 12 ay sürebilir. Virüsün periferik sinirlere girmesi sonucunda; sinir merkezi etkilenir ve sinir merkezi içinde replikasyon oluşur. Replikasyon sonrası, periferik sinirler, duyusal ve motor sinirleri de etkilenmeye başlar. Kuduz teşhis ve tedavisi için, kuduz olmuş köpeğin karantinaya alınması gerekir. Kuduzdan korunmak için, muhakkak kuduz aşılarının zamanında yaptırılmış olması, yavru köpeğinizin daha sağlıklı olması için önemlidir. Yavru Köpekler Hangi Dönemde Kuduz Aşısı Olmalıdır? Yavru köpeklerde kuduz aşısı ne zaman konusunda aşılama programı çerçevesinde gerçekleştirilir. Yavru köpeğinizin, en erken 3 aylık dönemde kuduz aşısı yaptırılmalıdır. İlk aşılama yaşı ne olursa olsun, 1 yıl sonra tekrar kuduz aşısı yaptırılmalıdır. İlk aşılama en az 28 gün önce yapılmış olması durumunda ya da destekleyici aşılar yapılmışsa, köpeğiniz aşılanmış olarak kabul edilir. Aşıların 16 haftalık olana kadar 3-4 haftada bir ya da yılda 1 kere uygulanması gerekir. Köpekler için kuduz aşısı ya bir enjeksiyonda ya da 2 hafta boyunca verilen 3 enjeksiyonda verilebilir. Seyahat Edecek Köpekler için Kuduz Aşısı Ne Zaman Yapılır? İlk defa kuduza karşı aşılanacak yavru köpeğiniz, seyahatten en az 4 hafta önce kuduz aşısı olmalıdır. Yavru köpekler 3 aylık yani 12 haftalık ya da 84 gün dolmadan kuduza karşı aşı olmamalıdır. Bunun yanında köpeğinizin kuduz aşısına karşı gösterebileceği reaksiyonlar olabilir. Yavru köpeğiniz kuduz aşısı reaksiyonları gösteriyorsa, seyahat bir süre ertelenmelidir. Alerjik durumlar Enjeksiyon bölgesinde sarkomlar Anafilaksi Aşıya bağlı immünosupresyon Kuduza karşı önlem almak ve köpeğinizin daha sağlıklı olması için, kuduz aşısı ve diğer aşılarının düzenli olarak yaptırılması önemlidir. Kuduz için Antikor Testi Ne Zaman Sonuçlanır? Kuduz için kuduz antikor testi, veteriner hekimler tarafından, 2 farklı yöntemle uygulanabilir. Hızlı floresan olarak adlandırılan inhibisyon testi RFFIT Floresan antikorN bilgisayaralizasyon FAVN antikor testidir. Antikor testi sonuçları; köpeğinizin en az 2 kere aşılanmasının ardından, en iyi sonucu 15 ila 30 gün içinde verecektir. Her iki test için 1,0-2 serum ve 4mL numune hazırlığı ile 3 hafta içinde sonuçlandırılmış olacaktır. Kuduz Antikor Testi Neden Önemlidir? Yavru köpeklerde kuduz aşısı ne zaman konusunda, yavruların 3 aylık olmasıyla birlikte yaptırılmalıdır. Bunun yanında antikor testi, kuduz antikor titre tayin testi olarak da adlandırılır ve yavru köpeğinizi, yurt dışına çıkarırken gerekli olabilecek en önemli testlerden biridir. Kuduz antikor titresi olan köpeklerde serumların koruyucu olarak kabul edilecektir. Testin geçerlilik süresi ise, testin uygun çıkması ve köpeğinizin düzenli olarak aşılamasının yapılması durumunda, ömür boyu geçerli olacaktır. İlginizi Çekebilir; Yavru Köpeklerde Karma Aşının Yan Etkileri Yavru Köpeklerde Ağız Köpürmesi Merhaba arkadaşlar, büyük ırk köpeği olan herkesi yakından ilgilendiren bir konuya değineceğim. Özellikle rottweiler, golden retriver, labrador retriver, alman çoban köpeği, saint bernard, cane corso vb. büyük ırk köpeklerde eklem problemleri çok sık görülür. Bu eklem rahatsızlıkların başında ise dirsek ve kalça displazisi geliyor. Öncelikle kızımın hastalık sürecini paylaşmak istiyorum. Uzun bir yazı olacak, sabır gösterip okuyan arkadaşlara şimdiden teşşekkür Nisan 2014 günü köpeklerimzle keyifli bir pikniğin ardından 1 yaşındaki rottweiler kızımda topallama ve yürürken aksama farkettim. Hemen düzenli gittiğimiz veterinerin yolunu tuttuk. Eskişehir Adalar Veteriner Kliniği Veterinerimize durumu anlattığımda yumuşak doku zedelenmesi ve tendon sakatlığı üzerinde durdu. Birkaç gün içinde düzelmediği takdirde başka bir sorun olabileceğini süreçte köpeğim topallamaya devam edince 27 Nisan'da İlhanlar Veteriner Kliniğine gittik. Köpeğimin sağ ön bacağı aksadığı için bu bacağın dirsekten aşağısının röntgeni çekildi. Burayı önemle belirtmek istiyorum. Dirseğinde bir sorun olabileceği ihtimali üzerinde hiç durulmadı ve çekilen röntgende dirsek kısmı yok. Bu röntgende bacakta bir ödem oluştuğu teşhisi konuldu ve Rimadyl isimli ilaç verildi. Köpeklerde ameliyattan sonra oluşan ağrının giderilmesinde kullanılan bir ağrı kesici Bu ilacı 2 hafta kullanmamız gerektiği ve 3. günden itibaren köpeğimin topallamasının düzeleceği söylendi ve ilacın bir ağrı kesici olduğu bilgisi hafta Rimadyl kullandıktan sonra köpeğimin topallamasında hiç bir düzelme olmamasının üzerine bu kliniğe giderek durumu anlattım. O gün köpeğimi muayene eden röntgenini çeken teşhisi koyan ve ilacı veren bayan veteriner yoktu sadece eşi vardı. Köpeğimin topallamasının hala düzelmediğini hatta giderek nüksettiğini söylediğimde ''büyük köpeklerde dirsek faresi rahatsızlığı olabiliyor, öyle bir sorun olabilir cevabını aldım. İlk geldiğimizde gün bu rahatsızlıktan neden bahsedilmediğini sorduğumda ise eşim röntgeni öyle yorumlamıştır isterseniz başka bir veterinere gösterin cevabını kliniğe gitmemizin bedelini 2 hafta boyunca yanlış bir ilaç tedavisi ve 180 tl olarak ödedik. Bu zaman içinde köpeğimin koşmasını ve uzun yürümesini engellediğim için kızımda bazı evdeki eşyalara zarar verme, kediyi kovalama, havlama gibi bazı davranış sorunları oluştu, bizim için çok zor bir üzerine Nuhun Gemisi Veteriner Kliniğine gittik, o gün Naci beyin orada olmadığı için genç bir hekim bizimle ilgilendi, röntgenin yeterli olmadığı MR gerekebileceğini belirtti bu arada malesef Eskişehir'de köpeklere MR çeken klinik ya da hastane yok ve Sempati Hayvan Hastanesinde çalışan Veteriner Cerrahi Uzmanı Kıvanç İnan'ı Hayvan Hastanesini arayıp randevu aldıktan bir kaç gün sonra Kıvanç İnan'a muayene olmak için hastaneye doğru yol aldık. Bu hekim önce köpeğimi muayene etti sonra röntgen çekilmesi gerektiğini söyledi. Ben kendisine bu rahatsızlık sürecinde gittiğim kliniği ve kullandığımız ilacı söylediğimde kartını uzatarak ''Bakın bu benim kartım, o kartın üzerinde cerrahi uzmanı yazıyor, ben 10 senedir köpeklere aşı yapmıyorum, sadece topallayan köpeklerle ilgileniyorum, o veteriner arkadaşımın kendi yorumudur, röntgen çektirmek istiyorsanız yarın sabah aç karnına getirirsiniz'' şeklinde küstahça bir cevap Eskişehir'de başka bir ortopedist ve cerrahi uzmanı olmadığı için köpeğimin röntgenlerini Kıvanç İnan çekti. 4 farklı açıdan çekilmiş röntgenleri bana gösterirken büyük köpeklerdeki olası kemik rahatsızlıklarından bahsetti. Bu hastalık sürecinde sürekli internetten araştırma yaptığım için genel olarak bildiğim şeyleri anlattı. Röntgenleri inceledikten sonra ''köpeğinizin kemiklerinde herhangi bir sorun görünmüyor, kıkırdak boşlukları da olması gerektiği gibi'' ifadesini kullandı. Ben peki bu köpek neden topallıyor o zaman sorusunu yönelttiğimde ''öncelikle yaşına göre iri bir köpek 44 kilo çok ciddi bir ağırlık, bu şekilde hızlı büyüyen köpeklerde kas ağrıları olabiliyor zamanla düzelicek cevabını aldım. Peki ne zaman düzelir ilaç yazıcak mısınız dediğimde ise ilaca gerek yok bir kaç ay bekleyeceksiniz ne zaman düzeleceğini kestiremem şeklinde bir cevap verdi. Ben internetten edindiğim bilgiler doğrultusunda eklem faresi ya da eklem çıkığı gibi bir sorun olabilir mi diye sordum. ''Röntgenlerde öyle bir şey gözükmüyor'' cevabını aldım. Kıvanç İnan'ın muayenesinin, röntgenlerinin ve yanlış teşhisinin bedelini 190 tl olarak ödedim. Bu süreçte köpeğimin bacağındaki acı ve gençlik enerjisini atamamaktan dolayı fiziksel ve pskolojik olarak zarar görmesinin yanında ben de her gün; rahatsızlanmadan önce kırlarda, ormanlarda doyasıya koşan, parklarda saatlerce arkadaşlarıyla oyunlar oynayan dünyalar güzeli kızımı evin içinde bir odadan diğer odaya dahi zar zor aksayarak yürümesini izlemek, her gün köpeğimin mutsuzluğunu görmek durumunda kaldım. Bu durum beni de pskolojik olarak bir hayli hırpaladı. Köpeğimin bir şekilde iyileşeceğini ümit ediyordum ama bu ''zamanla düzelecek'' açıklaması bana hiç mantıklı gelmiyordu. 2 hafta kadar önce köpeğimi Ankara Veterinerlik Tıp Merkezine götürmeye karar verdim. VTM'yi arayıp Ateş Barut'la köpeğimin rahatsızlık sürecini paylaştım, tetkiklerin ve olası cerrahi operasyonların ücretlerini öğrendim. Köpeğimin bacağındaki soruna dair ihtimalleri konuştum ve 2 hafta içinde evimdeki bütün eşyalarımı satarak gerekecek maddi tutarı temin Temmuz Cuma günü Alice'le birlikte pet taksiyle Ankara'ya doğru yola çıktık. Sabah Ateş Barut kızımı muayene etti ve daha önce çektirdiğim röntgenleri inceledikten sonra bir bölgeden şüpheleniyorum deyip Alice'in röntgenlerini çekti. Kendi çektiği röntgenleri inceledikten sonra köpeğime genetik bir rahatsızlık olan bir tür dirsek displazisi fragmented coronoid process FCP teşhisini koydu ve ameliyat olması gerektiğini söyledi. Alice 18 Temmuz cuma günü başarılı bir operasyon geçirdi ve 4 gün boyunca Ankara VTM'de müşade altında kaldı. Bu sabah taburcu oldu. Başka bir pet taksiyle Eskişehir'de eşyasız evimize döndük. 1 ay boyunca koşmayacak, köpeklerle oynamayacak. Eskiye göre daha iyi yürüyor ve 1 ay içinde umarım eski haline dönecek. Bu yazıyı yazmamın nedeni şudur Bu tür eklem rahatsızlıkları büyük köpeklerde sık görülür ve benim köpeğimin başına gelen bu hastalık sizin köpeğinizin de başına gelebilir. Ama bizim başımıza gelen yanlış teşhisler, yanlış tedaviler, veteriner hekim ve cerrahi uzmanı iddaasında olan kişilerin boşuna zaman ve para kaybettirmesini, köpeğinizin fazladan boşu boşuna ağrı çekmesi gibi durumların sizin başınıza gelmesini hiç istemem. O yüzden Eskişehir'de yaşayan arkadaşların yukarıda ismi geçen kliniklere güvenirken 2 kez düşünmesini hekimlerin hayvan sağlığının korunması için önlemler alan, hastalıklara tanı koyan, tıbbi ve cerrahi müdahalelerde bulunarak hastalığın tedavisini sağlayan kişiler olarak tanımlandığı bir dünyada benim köpeğime yanlış tanı koyan, yanlış tedavi yapan kişiler ne kadar veterinerdir? Bu kişiler köpeğimin 3 ay boyunca ağrı çekmesinin yanında köpeğimin ve benim zihinsel, pskolojik ve maddi olarak zarar görmemizin sorumlusu değiller midir? Uzmanlık alanı genel cerrahi olan Sempati Hayvan Hastanesi hekimi Kıvanç İnan'ın büyük ırk köpeklerde neredeyse kalça displazisi kadar yaygın olan dirsek displazisini teşhis edememesi, ilaç ya da ameliyat önermemesi skandal değil midir? Bu soruların cevaplarını sizlere bırakıyorum ve özellikle Eskişehir'de yaşayan arkadaşları bu hekimler hakkında uyarıyorum. Ayrıca köpeğim 4 aylıkken Eskişehir Gönen Veteriner Kliniğinde Gönen Bağatır Pekdoğru tarafından kalça displazisi teşhisi konulmuş kesinlikle ameliyat olması söylenmişti. Bu teşhisi koymasına rağmen benim kalça açılarının hesaplanması talebimi yerine getiremeyip bu açıları hesaplayamamıştı. Ankara'ya gitmişken Alice'e kalça röntgeni de yıl onlarca kalça displazisi operasyonu yapan Türkiye'de bu alanda sayılı bir kaç uzmandan biri olan Ateş Barut Alice'in kalça açılarını şu şekilde hesaplamıştır. Sol taraf 105 derece sağ taraf 108 derece. 105 derecenin altında açılara sahip olan köpeklere kalça displazisi konuluyor. Yani Alice'in kalçasında hiç bir sorun yoktur. Şunu açıkca söyleyebilirim ki Gönen Veterinerlik Kliniği de yukarında adı geçen diğer klinikler gibi köpeklerdeki eklem bozukluklarından anlamamaktadır ve buna rağmen teşhis koymaktadır. Köpeği bu rahatsızlıklardan müzdarip ve Eskişehir'de yaşayan arkadaşlara bu klinikten de uzak durmasını uzun yazıyı sabır gösterip okuyan herkese teşekkür ederim, petlerinizle birlikte sağlıklı bir yaşam dilerim.

köpeklerde kalça çıkığı ameliyatı fiyatı