⛱️ Yasama Yürütme Yargı Için Kullanılan Terim

MKvaI. Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne bütün varlığınla yurdumuzun bir insan değilsin; ne kemiksin ne de et;Tunçtan bir heykel gibi ebedi çek inleme... Ses çıkarmadan damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,Tek başına dileğe doğru at çekinme... Gerilemekten sakın!İradenle olmalı bütün uzaklar yakın,Dolu dizgin yaparken ülküne doğru akın,Ateşe atılmalı, denize sakınma, meyus olmaktan utan!Bir kere düşün nedir seni dünyada tutan?Mefkuresinden başka her varlığı unutan,Kahramanlar gibi sen ebedi kalmalısın...IISen ne elde ve dilde gezen billur bir sağrak,Ne de sıska bir göğse takılan bir çiçeksin;Senin de bu dünyada nasibin var savaşmak!...Kayalarla güreşip dağlarda ederekten gökte güneşle, ayla,Aşarsın tepe, ırmak; yürürsün ova, yayla...Hayata ne biçimde geldinse bir boraylaDaha sert bir kasırga içinde ELMA uğruna kılıç çekince kından,Bahtiyarlık denen şey artık geçmez olup gülmeyi sök, çıkar öldükten sonra bir parça paralık kurşunla gider 'HAYAT' dediğin;'Tanrı yolu' uzaktır; erken kalk sıkı bütün ömrünce o kadar özlediğinGüzel Kızıl Elma'na varmadan bir gün çöllerde kaybedersin eşini,Belki bir gün ağlarsın kaçtı diye kulübende boranın esişiniDinleyerek çıkarsın bir ümitsiz olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapıncaHaykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...Hayatın kamçısıyla sızar derinden kanlar,Senin büyük derdinden başkaları ne anlar?Vicdanını 'Paris'e, 'Moskova'ya satanlar,Küfür diye bakarlar senin arkadaş!... Bu yolda ben de coşkun bir selim,Beraberiz seninle, işte elinde bu hayatın gel beraber gülelim,Ölümüne, gamına, tipisine, karına...IVAtandan kalmış olan kılıcı iyi bile,Onu bütün gücünle vuracaksın Bunun tadını ey Türk sen bulamazsın,Ne sevgili yanında, ne baba ocağında...Savaşmaktan kaçınır, kim varsa alnı kara,Kan dökmeyi bilenler hükmeder topraklara...Kazanmanın sırrını bilmiyorsan git, ara'Çanakkale' ufkunda, 'Sakarya' muhabbet... Hepsi yalan, palavra...Doğru sözü 'Kül Tegin' kitabesinde ara...Lenin'den bahsederse karşında bir maskara,Bir tebessüm belirsin sadece ölmeyi hatırından sök, çıkar!Döşeğin kara toprak, yorganındır belki kar...Sen gurbette kalırsan, ben ölürsem ne çıkar?Ruhlarımız buluşur elbet 'Tanrıdağı'nda...VMukadderat isterse seni yoldan çevirsin,Sen hele bu yollarda yıpranarak aşın da,Varsın bütün ömrünce bir an nasip olmasın,Yorgunluğu gidermek serin bir su gülüşten ne çıkar, ne çıkar ağlamaktan?Kullar kancıklık eder, bela bulursun Hak' olur ki bir yudum su ararsın bataktan,Gün olur ki bir tutam tuz bulunmaz çığ gibi yürürsün bir lahza durmaksızın,Bir ilahi kaynaktan geliyor çünkü ölmüştür... Tapınılan bir kızın,Bir füsun bulamazsın gözlerinde, kanına kat da göz kırpmadan iç!Varsın gülsün ardından, ne çıkar, bir iki piç...Bu varlık dünyasında yalnız senin hiç mi hiç,Bir şeyin olmayacak hatta mezar taşında...Nihal Atsız Olması gereken, yasama yürütme ve yargı arasında güçler ayrılığı ilkesi çerçevesinde bir işbölümü olması, halkın iradesiyle seçilen vekillerin oluşturduğu parlamentonun millet adına çıkardığı yasaların, iktidar tarafından uygulanıp, bu yasalara aykırılıkların da yargı tarafından belirlenmesi. Böyle ideal bir durumda, yasamanın temelde milli çıkarları ve menfaatleri öne koyacağını, yürütmenin hukuk devleti ilkesine saygılı olarak, insan hak ve hürriyetlerini geliştirmek için çalışacağını, yargının da her türlü haksızlığa karşı etkin, hızlı, adil karar vereceğini varsayıyoruz. Gerçekte olan ne? Nanay. Türkiye'de güçler ayrılığı, çarpımı, bölümü filan falan öyle bir şey yok. Bir güç var, o da bir kişide toplanmış durumda. İktidar partisinin genel başkanı, badem bıyıklı asabi şahsiyet. Seçim sistemi ve siyasal partiler kanunu nedeniyle milletvekilli listelerini tek elden genel başkanlar düzenliyor. Parti teşkilatı / örgütü zaten bir tane adama, parti başkanına bağlı. Efendim kim belediye başkan adayı olacak, kim belediye meclis üyesi olacak, hepsi bu şahsın iki dudağı arasında. Bu şekilde "seçilen" milletvekilleri TBMM'de bir araya gelir kendilerini seçen şahsı Başbakan olarak seçer. Kabine kurulur, güvenoyu verilir, orada da iş biter. Gidin bakın, kaç AKP milletvekilinin bir tane yasa teklifi var? Önceden emir verilenler, bir iş halletmek için gönderilenler hariç kaç tane AKP milletvekili herhangi bir yasa yapma faaliyeti içerisinde? Gidin bakın Şamil Tayyar 8 aydır milletvekili, 1 tane yasa teklifi hazırlamamış, bir tane sözlü / yazılı soru önergesi yok. 240 gündür faaliyette olan TBMM'de adamcağız bir kere, o da başkasının hazırladığı teklife imza atmış, hepsi bu. Gaziantep'in hiç mi sorunu yok kardeşim? Güllük gülistanlık mı Antep? Bu memlekette bir tane bile Şamil Tayyar'ın görüp, gündeme getirebileceği, değiştirilmesini istediği kural yok mu? Günde 16 saat çene kasına kuvvet sağda solda cadı avcılığı gibi ergenekoncu avcılığı yapan bu adam, memleket ile ilgili bir tane sorunu tespit edip de bir şey öneremiyor mu? Öneremez. Çünkü bunlar milletin vekili değil, parti başkanının vekili. Hepsi mensup oldukları, kendilerine bu makamı kazandıran odakların amaç ve istekleri doğrultusunda halis bir şekilde çalışmakla mükellefler. Dolayısıyla esasında işlerini yapıyorlar, esasında tam da kendilerini seçenin istediği gibi hareket ediyorlar, sadece o hareket ile beklenen, demokratik bir topluma yakışan hareket birbirini tutmuyor. Şimdi yasama güya yürütmeyi denetleyecek. Gel külahıma anlat. Neyi denetleyecek? Dikkat etsin de kendi denetlenmesin. Zaten tam da böyle oluyor yürütme organının başı "şok" baskınlarla TBMM'yi basıp "vekiller çalışmalara devam ediyor mu" diye öğretmen edasıyla kontrol ediyor. Yasamanın bir manevi itibarı var, TBMM milli iradenin bir araya geldiği yer, bir ton sembolizm değil mi? Al işte adam basıyor, fırça çekiyor, vekiller de müdür görmüş çocuk gibi koştura koştura genel kurula koşuyor. Geçenlerde, bir tanesi yazık kapıya sıkıştı. Ambulansla kaldırdılar. Yasamanın hali bu. Demek ki yasama gücü de tek bir kişinin elinde, badem bıyıklı asabi şahısta toplanmış. Yargının ise hali, içler acısı bile değil. Adalet Bakanının hazırladığı listeyle HSYK üyeleri seçildikten sonra 22 üyenin 17 tanesi net olarak Adalet Bakanlığı ile Cumhurbaşkanı kooperatifi yani yürütme tarafından belirlenmiş durumda. Denizfeneri davasına bakan savcıyı şak diye görevden alıp, sanıkları emirle dışarı çıkartıyorlar, Hizbullah davasında "tesadüfen" bütün militanlar dışarı çıkıyor, bir bakmışsınız Mustafa Balbay 450 gündür tecritte yaşıyor. Ne yargısı? Özel yetkili mahkeme diye bir saçmalığın olduğu bir ülkede özgür, bağımsız, tarafsız yargıdan bahsedilebilir mi? Bu ülkenin adalet bakanlığı utanmadan özel yetkili mahkemelerle ilgili verileri açıkladı. Özel yetkili mahkemede ortalama bir dava 933 gün sürüyor. Soruşturma ve kovuşturma süresinin toplamı bu kadar. 933 gün sonunda başlayan her 10 soruşturmanın ancak 2 tanesinde mahkumiyet çıkıyor. 2010 yılında özel yetkili savcılar 68 bin 100 kişiye soruşturma açmış, bu soruşturmalar ortalama 648 gün sürmüş ve yarısına kamu davası bile açılmamış. Rejim bu. Sonra gel bana bağımsız, tarafsız yargıdan bahset. Adamları 10 seneye kadar tutuklu yargılama hakkı olan bir mahkeme mi olur? Karar vermeden ceza verebilen bu mahkemeler siyasetten bağımsız mı olacak şimdi? Yani toplayalım, yasama, yürütme, yargı diye bir şey yok, güçler ayrılığı, çarpımı, bölümü, frenler dengeler mekanizması filan hiçbir şey yok. Ne var? Badem bıyıklı asabi şahsiyet var. O kadar. Yasama da o adam, yürütme de o adam, yargı da o adam. O yüzden kupa töreni yapabilmek için Abdürrahim bey gidip Başbakanı arıyor. Başka ülkede adama deli derler, burada bir de gerine gerine anlatıyor. Bir de cemaat var. Neden cemaat? Çünkü bu güç merkezlerine sızmanın AKP dışındakli bir başka yolu da cemaatten geçiyor. Örgütlü sermayesi, formasyon sahibi kitlesi ve ulaşabildiği popülasyon ile cemaat zaten bir güç odağı. AKP iktidarı döneminde de devletin kritik kadrolarına cemaate mensup şahıslar yerleştirildi. Özellikle polis ve yargıda güçlü bir örgütlenme olduğunu biliyoruz. Ancak bu insanların kendi cemaatlerinin mi, hükümetin mi, hukukun mu çıkarlarını gözettiğini, hangi durumda hangisini hangisine tercih edeceklerini, iç hiyerarşilerini, kimin kime hesap verdiğini, o hesap verenlerin topladıkları hesapları kime sorduğunu bilmiyoruz. Cemaat, gerçekten de bilinmez, tutulmaz, görülmez bir yapı. Sivil toplum filan değil, normal şartlar altında "secret society" denecek bir örgütlenme. Allah muvaffak etsin. Dördüncü erk olarak hayatımıza yerleştiler. Cemaat Fenerbahçe'yi niye eleştirsin tartışmasını izliyorum, bu kadar adamın işin en önemli yönünü bu kadar bilinçli bir şekilde atlamasına illet oluyorum. Ne o? Şu cemaat dahi kendisinde böyle bir güç olduğunu kabul ediyor. Yani cemaatçi yazarlar, Fehmi Koru, Ruşen Çakır gibi isimler ve ötekiler, hiçbiri cemaatin böyle bir gücü olmadığını, polis içerisindeki örgütlenmenin topladığı bulguları, cemaate yakın medya mensuplarına sızdırıp kamuoyu algısı üretme / yaratma operasyonu yapamayacağını, zaten kendilerine bağlı bir savcı / hakim ağı da olmadığını, bu hakim ve savcıların da bu amaçlar doğrultusunda hareket edemeyeceğini söylemiyor. Hepsi alttan alta ama son derece belli bir üslupla diyor ki "Evet cemaatin böyle bir gücü var, bunu yapacak polisi, hakimi, savcısı, medyası var. Haksız olduğunu bile bile, ele geçirmek istediğimize operasyon yapabiliriz" Sonra Fehmi Koru şöyle devam ediyor "Ama çalışma şekli bu değil, Fenerbahçe'yi ele geçireceğine patlıcanbahçe diye bir kulüp kurar" Ekrem Dumanlı "bundan cemaatin bir yararı yok diyor, Fenerbahçe'yi ele geçirecek de ne olacak". Bir başkasının yorumu daha ilginç "Fethullah Gülen Galatasaray'a sempati duyuyor o yüzden ele geçirmez" Kardeşim siz deli misiniz? Devlet tarafından denetlenemeyen, üyelik bağları, nasıl üye olunduğu, üyelerin hakları belli olmayan, iç hiyerarşisi belirsiz, amaçları muğlak, finans kaynakları kapalı ve şeffaflıktan uzak, yönetim şekli, örgütlenme modeli bütünüyle görünmez, kamuoyu denetimine kapalı bir yapının elinde böyle bir güç olduğunu kabul etmek dahi bir demokrasi için çıldırmışlığın zirvesidir. Böyle bir demokrasi mi olur? Eğer böyle bir örgütlenme ve böyle bir güç varsa, bu adamlar bunu yapabilecek durumdadır. Cemaat ne derse desin, İstanbul emniyetinde kendisine bağlı birimler tarafından örgütlenmiş, bu birimler tarafından yine kendisine bağlı medya mensupları ve organlarına servis edilmiş bir soruşturma, bu medya mensupları ve organlarının propagandası, suçlayıcı başlıkları ile devam eden bir dava süreci gördük. Eğer cemaat ve kimse onun bu işlere bakan kişisi kendisinin bu işin içerisinde olmadığını göstermek istiyorsa çok basit üç cümleyle bu işin dışında kalabilirdi "masumiyet karinesi, adil yargılanma ve soruşturmanın gizliliği" Adam gibi masumiyet karinesine yollama yapıp, hakkında yargı kararı olmayan insanları suçlamasalardı, adil yargılanmaya saygı gösterip suçlayıcı manşetlerle yargıyı baskı altına almaya ve toplumda da bir algı yaratmaya çalışmasalardı, soruşturmanın gizliliğine az biraz saygı gösterip milletin karısıyla yaptığı telefon konuşmalarını bile basmasalardı zaten bu işin içinde olmayacaklardı. Şimdi Ruşen ile Fehmi sabah akşam yazsınlar, bütün bu suçları işleyenler, ilgimiZ yok dese de artık ilgileri var. Dahasını da söyleyelim Mit Müsteşarı'nın ifadeye çağrılması ile gördük ki, esasında bu örgütlenme kimi hareketleriyle iktidarın da kontrol / denetiminde değil. Bağımsız hareketler yaparak hükümeti de sıkıştırabiliyor. Sıkıştırabiliyor da, Nihayetinde kardeşim bu seçim sistemini ve siyasal partiler kanununu değiştirmeyen kim? Nihayetinde yargı bağımsız, tarafsız hareket etmiyorsa, bunun sorumlusu herhalde armut ağaçları değil, badem bıyıklı asabi şahsiyet. Eğer, özel yetkili mahkemelere verilen yetkileri özel amaçları için kullanan bir örgütlenme varsa, bununla esnflar ve sanatkarlar odası değil, bu hükümet uğraşmak zorunda. İçişleri Bakanlığı adamın elinde, Adalet Bakanlığı adamın elinde, Devlet Denetleme Kurulu adamın elinde. Açtırsın soruşturmaları? 6 Temmuz tarihinde 19 maçta şike ve teşvik primi tespit ettik diye açıklama yapan emniyet müdürüne ne oldu? Açıldı mı bir soruşturma? Var mı ceza alan bir tane polis memuru? O zaman eğri oturup doğru konuşacağız. Nihayetinde bu soruşturmadan sorumlu olan, nihayetinde bu işlere müsaade eden, cevaz veren, nihayetinde hukukun doğru ve düzgün işlemesini engelleyen Ekrem Dumanlı değil, Recep Tayyip Erdoğan. Sen 10 senedir memleketi yöneteceksin, ondan sonra daha hala her olayda o yaptı, bu yaptı diye bahane üreteceksin. Yok böyle bir saçmalık. Yasama, yürütme ve yargının yanına dördüncü bir erk olarak cemaat eklendiyse bunun da sorumlusu, bu ülkede, bu şartlarda iktidardır ve bunun hesabını vermelidir. Hayaletlerle kavga edilmez, kasabanın şerifi sizi koruyacağı yerde tecavüz ediyorsa, onun yakasına yapışmak zorundasınız. Soru Soruyu soran Tuğba CAN Tarih 2007-04-29 Okunma sayısı 83531 Soruya verilen cevaplar Sponsor bağlantı Dünyada kaç solak vardır? Cevaplayan karadelik Fi tarihinde cevaplandı Yasama 1982 Anayasasının 87’nci maddesinde sayılan yetkilerdir şeklinde tanımlayabiliriz. Bu maddeye göre “yasama yetkisi”nin kapsamında şu yetkilerin bulunduğu söylenebilir 1. Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak. 2. Bakanlar Kurulu ve bakanları denetlemek. 3. Bakanlar Kuruluna belli konularda kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek. 4. Bütçe ve kesin hesap kanun tasarılarını görüşmek ve kabul etmek. 5. Para basılmasına karar vermek. 6. Savaş ilânına karar vermek. 7. Milletlerarası andlaşmaların onaylanmasını uygun bulmak. 8. Anayasanın 14’üncü maddesindeki fiillerden dolayı hüküm giyenler hariç olmak üzere, genel ve özel af ilânına karar vermek. 9. Mahkemelerce verilip kesinleşen ölüm cezalarının yerine getirilmesine karar vermek. 10. Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen yetkileri kullanmak ve görevleri yerine Yargı yürütmeyi denetleyen ve vatandaşların yasal haklarını kanun önünde koruması için çalışan erktir. Hukuksal olarak; Yasalara göre mahkemece bir olay veya olgunun doğuşuna etken olan sebeplerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen karardır. Diğer bir ifadeyle; Kavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi, durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde Yürütme, yargı ve yasama ile birlikte, güçlerin ayrılığı ilkesine dayanan demokrasi rejimlerindeki üç erkten güç yargıya ve yasalara bağlı olarak ülkenin ve hükümetin icraatını gerçekleştiren Cevaplayan nergisselin Fi tarihinde cevaplandı yasama=yasa yapmameclis yapar. yürütme=bu yasaları yürütmekçumhurbaşkanı... yargı=yürütmeyi denetlemebağımsız mahkemeler Cevaplayan gamze38 2015-03-30 tarihinde cevaplandı •Yasama Kanun yapma demektir. •Yürütme TBMM tarafından çıkarılan kanunların uygulanmasıdır. •Yargı Kanunlara göre yargılama yetkisidir. Bu soruyu cevaplayın Yeni bir soru sorun Rastgele 20 soru 1 Yanık Ömer türküsünün bestekarı ve güftekarı kimlerdir? 8433 defa okundu 2 Doğal unsur diyince ne anlıyorsunuz? 5784 defa okundu 3 Kadın doğum uzmanı olmak için ne okumalı? 6005 defa okundu 4 Hertz nedir? 6061 defa okundu 5 Ebonit yalıtkan mıdır? 12188 defa okundu 6 Ayak kaslarımı geliştirmek için ne yapmalıyım? 4476 defa okundu 7 bir insan ortalama dakikada kaç rüya görebilir? 3032 defa okundu 8 Insanlar nasıl ses tellerini gevşetir? 2681 defa okundu 9 Doğal anıt nedir? 6708 defa okundu 10 Dijıtal saatler nasıl calışıyor? 18027 defa okundu 11 İlk yardım nedir? 1182 defa okundu 12 Beşeri coğrafyanın alt dalları nelerdir? 31194 defa okundu 13 Gramofon nedir? 8151 defa okundu 14 Elementlerin sembollerle gösterilmesinin önemi nedir? 7043 defa okundu 15 Enzim sayesinde hangi maddeler üretilir? 8243 defa okundu 16 Geoitin Türkçe karşılığı nedir? 3618 defa okundu 17 Elektronik mıknatıs nedir acaba? 3489 defa okundu 18 Texas nedir? 3555 defa okundu 19 İnsan kemiklerinin Türkçe ve Latince isimlerini nasıl bulabilirim bu konuda yardımcı olur musunuz? 8579 defa okundu 20 Stoplazmada yer alan orgeneller nelerdir? 3573 defa okundu Tüm yeni ziyaretçilerimize hoş geldiniz, işte CodyCross oyununun cevapları ve çözümleri burada. Kesinlikle, burada bu sayfada CodyCross sorularını çözmek için ihtiyacınız olan her şeyi bulacaksınız. Bu oyun, Android, IOS vb. Gibi farklı cihazlarda çok popüler ... İnternette doğru cevapları bulmak o kadar kolay değil! güler , ancak artık bu sorunları yaşamayacaksınız. Şu anda CodyCross oyunu için yapabileceğimiz tüm çözümleri ve cevapları bir araya getiriyoruz. Soru Kuvvetler 'in yanıtı için aşağıya bakın, Seviyeyi geçmenize ve tüm yıldızları almanıza yardımcı olacağız ... şimdi her zamankinden daha kolay. Codycross Cevaplar Sayfasını favorilerinize ekleyin ve ihtiyaç duyduğunuzda gelin ve ziyaret edin, her an burada olacağız ve yorumunuzu aşağıya bırakacağız! Yasama Yürütme yargı,Tarihte bu konuyu anlamıyorum batı cephesine komutan atanması yürütme şunlar şunlar yapılması yasa, şu yürütme,şu yargı nasıl ayırt etmeli, bildiğiniz yasama yürütme yargıya örnekler verebilirmisiniz günümüzden örnek vereyim. yasama yetkisi meclisin, yürütme yetkisi hükümetin, yargı yetkisi de bağımsız mahkemelerindir. milli mücadele döneminde ise kararların çabuk alınıp, çabuk ve etkili uygulanabilmesi için yasama-yargı-yürütme yetkileri meclise birleştirilmiştir. buna da güçler birliği denir. günümüzde türkiye cumhuriyetinde güçler ayrılığı ilkesi vardır, ilk cümlede örneklendirdiğim gibi. bildigim kadariyala yasama kanun yapma yürütme uygulamak faaliyete gecirmek yargiyida bilmiyorum ücü bi arada olursa gücler birligi oluyodu quoteOrijinalden alıntı hmac günümüzden örnek vereyim. yasama yetkisi meclisin, yürütme yetkisi hükümetin, yargı yetkisi de bağımsız mahkemelerindir. milli mücadele döneminde ise kararların çabuk alınıp, çabuk ve etkili uygulanabilmesi için yasama-yargı-yürütme yetkileri meclise birleştirilmiştir. buna da güçler birliği denir. günümüzde türkiye cumhuriyetinde güçler ayrılığı ilkesi vardır, ilk cümlede örneklendirdiğim gibi. hocam, arkadasın sorusuna net bir cevap vermemişsin. Kavram olarak yasama,yurutme,yargı nedir? Bir örnek.. Ben de merak ediyorum acıkcası. yasama meclis yürütme hükümet yargı mahkeme bunu bil yeter quoteOrijinalden alıntı pan-river quoteOrijinalden alıntı hmac günümüzden örnek vereyim. yasama yetkisi meclisin, yürütme yetkisi hükümetin, yargı yetkisi de bağımsız mahkemelerindir. milli mücadele döneminde ise kararların çabuk alınıp, çabuk ve etkili uygulanabilmesi için yasama-yargı-yürütme yetkileri meclise birleştirilmiştir. buna da güçler birliği denir. günümüzde türkiye cumhuriyetinde güçler ayrılığı ilkesi vardır, ilk cümlede örneklendirdiğim gibi. hocam, arkadasın sorusuna net bir cevap vermemişsin. Kavram olarak yasama,yurutme,yargı nedir? Bir örnek.. Ben de merak ediyorum acıkcası. yasama, ülkede yasaları belirleme, yasaları yapmaktır. türkiye büyük millet meclisi bir yasama organıdır örneğin. yasa yapar. yürütme görevi de hükümettedir. yasamanın belirlemiş olduğu yasaları uygular. yargı ise, yasaları yorumlar ya da anlaşmazlıkların çözümlenmesine yardımcı olur. örneğin mecliste bir yasa tasarısı görüşülüyor, ya muhalefet partileri bunu anayasa mahkemesine götürür; ya da tasarı meclisten geçip cumhurbaşkanına gelir, o da veto eder ve yine anayasa mahkemesine götürür. anayasa mahkemesi de hukuk yönünden değerlendirip bir karar vererek sorunu çözer. ama buradan gelen sorular bu yönden gelmez bence, ben pek görmedim. genelde güçler ayrılığı ve güçler birliği soruluyor. dediğim gibi, milli mücadele döneminde kararların daha çabuk alınıp, yine daha çabuk ve daha etkili uygulanabilmesi için yasama-yürütme-yargı yetkilerinin hepsi millet meclisinde birleştirilmiştir. bu güçler birliği ilkesidir. şu anda bizim ülkemizde geçerli olan sistem ise güçler ayrılığı. yani her görevin kendi yapısına ait olduğu durum. quoteOrijinalden alıntı hmac quoteOrijinalden alıntı pan-river quoteOrijinalden alıntı hmac günümüzden örnek vereyim. yasama yetkisi meclisin, yürütme yetkisi hükümetin, yargı yetkisi de bağımsız mahkemelerindir. milli mücadele döneminde ise kararların çabuk alınıp, çabuk ve etkili uygulanabilmesi için yasama-yargı-yürütme yetkileri meclise birleştirilmiştir. buna da güçler birliği denir. günümüzde türkiye cumhuriyetinde güçler ayrılığı ilkesi vardır, ilk cümlede örneklendirdiğim gibi. hocam, arkadasın sorusuna net bir cevap vermemişsin. Kavram olarak yasama,yurutme,yargı nedir? Bir örnek.. Ben de merak ediyorum acıkcası. yasama, ülkede yasaları belirleme, yasaları yapmaktır. türkiye büyük millet meclisi bir yasama organıdır örneğin. yasa yapar. yürütme görevi de hükümettedir. yasamanın belirlemiş olduğu yasaları uygular. yargı ise, yasaları yorumlar ya da anlaşmazlıkların çözümlenmesine yardımcı olur. örneğin mecliste bir yasa tasarısı görüşülüyor, ya muhalefet partileri bunu anayasa mahkemesine götürür; ya da tasarı meclisten geçip cumhurbaşkanına gelir, o da veto eder ve yine anayasa mahkemesine götürür. anayasa mahkemesi de hukuk yönünden değerlendirip bir karar vererek sorunu çözer. ama buradan gelen sorular bu yönden gelmez bence, ben pek görmedim. genelde güçler ayrılığı ve güçler birliği soruluyor. dediğim gibi, milli mücadele döneminde kararların daha çabuk alınıp, yine daha çabuk ve daha etkili uygulanabilmesi için yasama-yürütme-yargı yetkilerinin hepsi millet meclisinde birleştirilmiştir. bu güçler birliği ilkesidir. şu anda bizim ülkemizde geçerli olan sistem ise güçler ayrılığı. yani her görevin kendi yapısına ait olduğu durum. simdl harika oldu. Ellerine saglık teşekkürler arkadaşlar hepinize cumhuriyet dönemi için öğrenmek istiyorum, yasama yürütme yargıya örnekler verebilirmisiniz mesela 1920 istiklal mahkemeleri TBMM yargı yetkisini kullandı sizin bildiğiniz örnekler varmı quoteOrijinalden alıntı petek118 teşekkürler arkadaşlar hepinize cumhuriyet dönemi için öğrenmek istiyorum, yasama yürütme yargıya örnekler verebilirmisiniz mesela 1920 istiklal mahkemeleri TBMM yargı yetkisini kullandı sizin bildiğiniz örnekler varmı Hıyanet-i Vataniye kanununun çıkarılması Yasama Bunun meclishükümet= meclis hükümeti sistemi olduğu için tarafından yürürlüğe konması Yürütme İstiklal Mahkemeleri'nin suçluları yargılaması Yargı quoteOrijinalden alıntı petek118 Yasama Yürütme yargı,Tarihte bu konuyu anlamıyorum batı cephesine komutan atanması yürütme şunlar şunlar yapılması yasa, şu yürütme,şu yargı nasıl ayırt etmeli, bildiğiniz yasama yürütme yargıya örnekler verebilirmisiniz Meclis yani yasa yapan kuruluş >>>>>>> Yasama Hükümet ve hükümetin yönettiği devlet, tüm idare devlet işleri >>>>>>>>> Yürütme Mahkemeler, yargılama faaliyeti>>>>>>>>>>>>>>>>>>>> yargı Batı Komutanlığına A şahsının atanması atama ile yapılır. Atama da devletin yaptığı bir faaliyettir. Yürütmedir. Meclis kanun çıkarır yasamadır. Mahkeme yargılar yargıdır. Sayfaya Git Sayfa

yasama yürütme yargı için kullanılan terim